29 Aralık 2013

2014 Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sistemi (ÖSYS) Başvuruları

YGS, LYS ve Sınavsız Geçiş için başvuru kılavuzu yayımlandı. 2014 Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Sistemine (ÖSYS) başvuru işlemleri, 2 Ocak 2014 tarihinde başlayacak ve 15 Ocak 2014 tarihinde sona erecektir.

Türkçe Kelimelerin Yazılışındaki Bazı Kurallar

1- Cümle içinde geçen ay ve gün adları küçük harfle yazılır. Belli bir tarihi işaret eden ay ve gün adları büyük harfle yazılır. 29 Mayıs 1453 yılının Salı günü.

2- Milli ve dini bayramlar büyük harfle başlar. Ramazan Bayramı, Kurban Bayramı, Cumhuriyet Bayramı.

3- Belli günlerin isimleri cümle içinde oldukları zaman büyük harfle başlanılarak yazılır. Anneler Günü, Nevruz, Tiyatro Günü.

25 Aralık 2013

SIFAT FİİLLER (PARTİSİPLER)



         Partisipler, fiillere partisip ekleri getirmek suretiyle yapılırlar. Partisip ekleri şunlardır:

1.     –an, -en
Geniş zaman partisipidir: gel-en, yap-an, başla-y-an gibi.

2.     –r, -ar, -er
Geniş zaman partisipidir: gel-i-r, geç-er, tut-ar (el) gibi.

ZAMİRLER (Adıllar)



Zamirler (Alm. Pronomem; Fr. Pronom; İng. pronoun) isim cinsi arasında en değişik kelimelerdir. Bunların diğerlerinden farkları şu altı nokta etrafında toplanabilir: 1) mana, 2) genişlik, 3) kelime yapma, 4) iyelik, 5) çekim, 6) edatlara bağlanma.

ZARFLAR (Belirteç)



Zarflar (Alm. adverbium; Fr. adverbe; İng. adverb) yer, zaman, hal, nitelik, soru ve miktar isimleridir. Zarflar da yine başka kelimelerle ilişki halinde sözkonusu olan kelime çeşididir.

Yavaş yürü.
Çok konuşma.
İstanbul'dan dün geldi.
Bugün İzmir'e gidiyor.

SIFATLAR (önad)



         Sıfatlar vasıf isimleridir. Türkçede tek başına sıfat diye bir şey yoktur. Her sıfat aynı zamanda bir isimdir. Bir vasıf ismi isim gibi de kullanılır, sıfat gibi de kullanılır. Meselâ ağaç, ev, çiçek gibi kırmızı, büyük, güzel kelimeleri de birer isimdir. Bir vasıf ismi başka bir ismin önüne gelip onu nitelerse, sıfat tamlaması yaparsa sıfattır. Tek başına olunca bir isimden başka bir şey değildir.

TÜRKÇE KELİMELERDE VURGU


            Vurgu en kısa tarifi ile kuvvetli söşlenmedir. Kelimelerde ses bütünlükleri olarak heceler vardır. Bu topluluklar arka arkaya söylenerek kelimelir ve dili ortaya çıkarırlar. Demek ki kelimelerin telaffuzu hecelerin arka arkaya söylenmesidir.
            İşte bu söylenişte hir hecenin üzerine aynı kuvvetle basılmaz. Kelimeler ve cümleler dalğalı, inişli çıkışlı bir seyir takip eder. Bu dalgalar, bu iniş çıkışlar ise bazı hecelerin diğerlerinden daha kuvvetli söylenmesi ile olur.

TÜRKÇEDE YENİ KAVRAMLARI KARŞILAMA YOLLARI


            Türkçede yeni varlıkları ve kavramları karşılamak için birkaç yol vardır. İhtiyaç hasıl olduğunda bu yollardan birine baş vurulmaktadır.

KELİME NEDİR?


Kelime, anlamı veya görevi bulunan ve tek başına kullanılabilen ses veya sesler topluluğudur. Kelimeler anlamlı veya görevli dil birlikleridir. Kelimelerin genellikle anlamları vardır . dışarıda bir varlığı, bir nesneyi bir hareketi karşılarlar. Kelimeyi okuduğumuz veya duyduğumuz zaman o varlık veya hareket gözümüzün önünde canlanır: kitap, daktilo, koyun, kuzu, cetvel, koşmak , yazmak...

SES, HARF, ALFABE


         Ses dilin en küçük parçasıdır. En küçüğünden en büyüğüne kadar bütün dil birlikleri seslerden yapılır. Heceler (seslemler), ekler, kökler, kelimeler, kelime grupları ve cümleler birtakım seslerin birleşmesinden meydana gelirler. Bu dil birliklerini unsurlarına ayırdığımız zaman en sonunda karşımıza bir unsur çıkar ki artık onu parçalayamayız. İşte, ses (sesbirim: Alm. Phonem; Fr. Phonème; İng. Phoneme) parçalanamayan ve küçük dil birliğidir.

TÜRKÇENİN TARİHİ GELİŞİMİ

Türk dilinin oluşumunu yedi aşamada tamaladığı görüşü yaygındır:
        Altay Çağı: Türkçe, Altay çağında, henüz ayrı bir dil niteliğini kazanmamıştır. Moğolca ve öteki akraba dillerle birlikte, bir Ana-Altayca içinde bulunmaktadır.
        En Eski Türkçe Çağı: En eski Türkçe çağında, Türkçenin Ana-Altaycadan ayrıldığı düşünülmektedir. Böylece, Türk, Moğol, Mançu-Tunguz hatta Kore ve Japon dilleri ortaya çıkmıştır.

TÜRKLERİN TARİH BOYUNCA KULLANDIKLARI YAZILAR



Bilindiği gibi, Türklerin M.Ö.ki yüzyıllarda da çeşitli yazılarla karşılaştığı, bunlardan yararlandığı, hatta özgün bir Türk yazısı geliştirdiği kuşkusuzdur. Ne var ki, M.Ö.ki çağlara ait bilgilerin yeni buluntularla pekiştirilmesi gerekmektedir.          

22 Kasım 2013

Dil Bilgisi


Dil aslında sosyal bir kurum olmakla birlikte çok karmaşık bir olgudur. Kişiye ait bir meleke olması bakımından ruhi, konuşma aygıtından gelmesi sebebiyle fizyolojik ve bir ses olayı olmakla fiziki yönleri vardır. Bu sebeple zamanımızda türlü yönlerden ve farklı maksatlarla incelenen bir konu olmuştur. Böylece dilbilgileri (sciences linguistiques) çok dallanmıştır.

Türkçe'nin Dunya Dilleri Arasındaki Yeri


Kaynak bakımından birbirine yakın olan diller bir aile teşkil ederler. Dünya  dilleri bu şekilde çeşitli dil ailelerine ayrılırlar. Bir dil ailesi tarihin bilimeyen devirlerinde bir ana dilden çıkan dillerin oluşturduğu topluluktur. Bu diller arasındaki benzerlikler böyle bir varsayımı kuvvetlendirmektedir. Bir ana dilin yazılı belgeleri olmadığı halde bir çok özelliklerini kendisinden türemiş bulunan ailedeki dilleri karşılaştırarak tesbit etmek mümkün olabilmektedir.

Kültür Nedir?

         Bugüne kadar kültürün pek çok tanımı yapılmıştır. Bu  tanımlardan birkaçını aşağıya alıyoruz:

Tarihin derinliklerinden süzülüp gelen; zamnın ve ihtiyaçların doğurduğu, şuurlu tercihlrle,manalı ve zengin bir sentez oluşturan; sistemli ve sistemsiz şekilde nesilden nesile aktarılan; bu suretle her insanda mensubiyet duygusu, kimlik şuuru kazanılmasına yol açan; çevreyi ve şartları değiştirme gücü veren; neslliren yaşadıkları zamana ve geleceğe bakışları sırasında geçmişe ait atıf dşüncesi geliştiren; inanışların, kabllenişlerin, yaşama şekillerinin bütününe KÜLTÜR denir.  Sadık Kemal TURAL

Dil Nedir?

  Dil insanlar arasında anlaşmayı sağlayan tabii bir vasıta; kendi kanunları içerisinde yaşayan ve gelişen canlı bir varlık; milleti birleştiren, koruyan ve onun ortak malı olan sosyal bir müessese; binyıllar boyunca gelişerek meydana gelmiş bir soysal kurum; seslerden örülmüş bir ağ; temeli bilinmeyen zamanlarda atılmış bir gizli antlaşmalar sistemidir.

27 Ekim 2013

Tiyatro Çeşitleri



          GELENEKLİ TÜRK TİYATROSU

           Zamanımızdan yaklaşık dört bin yıl önce Orta Asyada yaşayan Türk boyları vardı.Bu boyların yuğ, sığır şölen adı verilen törenlerde yaptıkları gösteriler Gelenekli Türk Tiyatrosunun  ilk örneklerindendi.Bu törenleri şamanlar yönetirdi.

19 Ekim 2013

Tamlamalar ile İlgili Sorular


1.Aşağıdakilerin hangisinde özne “Gökteki yıldızlar bir yanıp bir sönüyordu.” cümlesinin öznesi ile aynı türden bir tamlama durumundadır?

A) Erenlerin nazarı toprağı cevher eyler.
B) Kendine güvenen girer meydana.
C) Nazlı sevgili benden kaçar, ellere gönlün açar.
D) Senin gibiler iyilikten, insanlıktan anlamaz.
E) Güneyde orman yangınları artmaya başladı.

Edebi Sözlük 9. Kısım

TA’KİD
İfadeye açıklık getirememe, anlatamama halidir. İkiye ayrılır.
1. Lafzi ta’kid: Bir cümlede kelimelerin yerli yerine kullanılmamasından doğar. Örnek:

Ben fakîrî etme terk memnûn-i ebnâ-yı zaman
Hasıl etmezsen değil gam matlabım yâ Rab bana
Râgıp Paşa

Edebi Sözlük 8. Kısım

PARAGRAF
Bir fikrin işlendiği yazı bölümü. Bir veya birkaç cümleden meydana gelebilir. Satırbaşı yapılmış her bölüm bir paragraftır.

PASTORAL
Çoban ve kır hayatını, köylerdeki yaşayış şeklini anlatan şiir. Grekler’in bukolik dedikleri bu türü Edebiyat-ı Cedide’ciler eş’ar-ırâiyâne (Çoban şiirleri) diye adlandırmışlardır. Pastoral şiir, süsten, kelime oyunlarından, yapmacılıktan uzak sade bir dille yazılır. Eski Yunan edebiyatında Theokrites ile Latin edebiyatında Vergillius, pastoral şiirin ilk ve en güzel örneklerini verdi.

Edebi Sözlük 7. Kısım

NAKARAT
Şiirlerde bendlerin sonunda tekrarlanan mısra veya mısralar. Bu bölüm, anlam bakımından her bendi şiirin ana duygusuna bağlar. Şiirin, nakarat bölümlerinde ifade olunan duygu ve düşünce etrafında gelişmesini sağlar. Nakarat, halk şiirinde bağlama veya kavuştak diye bilinir. Sözlü musiki eserlerinde aynı söz ve ezgi ile tekrar edilen bölüm de nakarattır.

Edebi Sözlük 6. Kısım

KALB
Sözle ilgili sanatlardandır. Arap harflerine göre bir kelimenin harflerinin yerleri değiştirilerek yapılır. Cinas sanatının bir çeşididir. Cinas-ı kalb, tecnis-i kalb ve maklûb adlarıyla da bilinir. İkiye ayrılır:
1. Kalb-i kül: Tersinden okunduğu zaman da anlamlı olan kelime çıkan sanattır. Buna kalb-i muntazam veya aks-i müfred de denir.

Edebi Sözlük 5. Kısım

İBDA
Yaşanılan dönemin sanat anlayışı içinde olağanüstü bir eser yaratma. Örneğin Fuzûlî’nin Leyla vü Mecnun’u, Şeyh Galib’in Hüsn-ü Aşk’ı birer ibda kabul edilir. İbda eser verebilenlere mübdi, ibdakâr, eserleri de bedia olarak adlandırılır.

Edebi Sözlük 4. Kısım

EDA
Söz ve yazıdaki ifade şekli, uslup tarzı, anlatış yolu. Belagatçılar bunun hakikat, mecaz, kinaye olmak üzere üç türlü olduğunu söylerler.

EDEB-İ KELÂM
Acı, hoş olmayan, ayıp, çirkin, kaba veya uğursuz sayılan şeyleri kendi adlarını söylemeden başka sözle ifade etmek. Buna asâlet ve mümtaziyet adları da verilir. Edeb-i Kelâm, bir düşünceyi, bir olayı incelik, asâlet ve nezaketle ifade etmek için anlam, kendine ait olmayan kelimeyle karşılanır. Genellikle şu üç durumda bu yola başvurulur:

15 Eylül 2013

Edebi Sözlük 3. Kısım

CEM’İYYET
Birbirine uygun veya birbirine karşıt anlamlı sözcükleri bir arada bulundurma. Böyle sözlere cem’iyyetli adı verilir.

CEVAZ-Î EDEBÎ
Sözcüğü vezne uydurmak amacıyla bazı değişikliklerle kullanılması, hecelerin, seslerin ucun ya da kısa okunması şeklinde yapılan yanlışları hoş karşılama. Şiirde böyle kullanışlar "kusur" kabul edilir.

Edebi Sözlük 2. Kısım

BAB
Bir edebi eserin düzenlenmesinde, konuların ele alınıp işlenmesine göre ayrıldığı bölümlerden en geniş olanı.

BÂDE
Üzüm şarabı. Ama tasavvuf edebiyatında aşk anlamındadır.

BAHR-I TAVÎL
Vezinli, kafiyeli uzun nesir cümlelerden kurulan Divan edebiyatı nazım türü. Fe’ilatün, mefa’ilün, müstef’ilün gibi cüzler arka arkaya tekrarlanır. Türk edebiyatında çok az kullanılmıştır.

6 Eylül 2013

5 Eylül 2013

Edebi Sözlük 1. Kısım

ABSOLUTİZM NEDİR?
Mutlakçılık. Herhangi bir eserde ya da ilkede bir ebedinin varlığına ve değişmezliğine inanmak, eseri ya da ilkeyi bu değişmeze göre incelemek.

AÇIK HECE NEDİR?
Türkçe sözcüklerde sesli harf ile belirtilen kısa heceler. Örneğin a-na-do-lu, a-şı-la-ma gibi. Arapça ve Farsça’da ise sözcüklerde sesli harflerle yazılmayıp hareke ile gösterilen kısa hecelere verilen isim. Örneğin ka-de-me, ha-se-ne gibi. Aruz vezninde bütün açık heceler kısa hece olarak kabul edilir.

Sözcükte Anlam

a) GERÇEK ANLAM

Sözcüğün tek başına ele alındığında düşündürdüğü anlam, uyandırdığı izlenim, o sözcüğün gerçek anlamıdır.
Kimi sözcüklerde tek bir gerçek anlam varken kimilerinin birden fazla gerçek anlamı vardır. Bu özellik nedeni ile GERÇEK anlam, TEMEL ve YAN ANLAM olmak üzere ikiye ayrılır.

Duyunca köpürmek
Boş yere incitmek
Keskin bir bakış atmak
Kirli düşüncelerden kurtulamamak
Elleri uyuşmak

SÖZCÜKLERDE YAPI SORULARI TEST


SÖZCÜKLERDE YAPI TEST - 1
1. Aşağıdakilerin hangisinde altı çizili sözcük birden çok yapını eki almıştır?
A) Gerçekçi yazarlar gözleme önem verirler.
B) Hükümet sözcüsü kısa bir açıklama yaptı.
C) Yolcular çabucak arabaya bindi.
D) Bu yaz ekinler erken biçildi.
E) Rüzgar batıdan esmeye başladı.

15 Nisan 2013

SÖZCÜKLER ARASI ANLAM İLİŞKİLERİ



Eş Anlamlı (Anlamdaş) Sözcükler
Aynı kavramı karşılayan sözcüklere eş anlamlı (anlamdaş)
sözcükler denir. Dilimizdeki eş anlamlı sözcüklerden biri
genellikle başka dillerden alınmış sözcüklerdir.
Örneğin,
deprem / yer sarsıntısı / zelzele
konuk / misafir
yoksul / fakir
yöntem / metot
sınav / imtihan
􀁄 Ormanın içindeki kulübede yoksul bir ihtiyar tek başına
yaşardı.
􀁄 Günümüzde insanlar çevresindeki fakir insanların varlığından
bile haberdar değil.
Tek başına iken anlamdaş olan sözcükler -cümle içinde
kazandığı anlamlarla- anlamdaşlık kurmayabilir.
Göreyim seni, yüzümüzü kara çıkarma.
cümlesindeki “kara” sözcüğü yerine “siyah” sözcüğünü kullanamayız.

SÖZCÜK TÜRLERİ - 2



Sözcükler tür bakımından üç ana gruba ve sekiz ayrı türe ayrılır:
a. İsim Soylu Sözcükler : İsim, sıfat, zamir, zarf
b. Edat Soylu Sözcükler : Edat, bağlaç, ünlem
c. Fiiller
İSİM SOYLU SÖZCÜKLER
İSİM (AD)
Varlıkları, kavramları karşılayan sözcüklerdir. İsimlerle, karşıladıkları kavram ve nesneler arasında çok sıkı bir ilgi vardır. Bunlar daima birbirlerini çağrıştırır. Örneğin “kitap” sözü aklımızda hemen varlık olarak “kitap” nesnesini canlandırır. Ya da bir kitabı gördüğümüzde zihnimize hemen onu karşılayan isim gelir. Kavramlar için ise bu kadar belirgin bir ilişkinin varlığını söyleyemeyiz. Örneğin “dert” dendiğinde aklımızda bir nesne canlanmaz; ancak bunun insanı sıkıntıya sokan bir durum olduğu zihnimizde belirir.
İsim değişik yönlerden incelenir.

Sözcük Türleri


1.1.   İsimler(Adlar)

Varlıkları ve kavramları karşılayan, onları tanımamıza yarayan sözcüklerdir.

1.1.1.     Varlıklara Verilişine Göre isimler

Özel İsim:

Benzeri olmayan tek olan varlıklara verilen isimlerdir.
Ayşe, Karabaş, Erzurum, Kızılırmak, Türk Dili, Türkiye, Karanfil Sokak
Özel isimler
a Her zaman büyük harfle başlar
b Aldıkları çekim ekleri kesme işaretiyle ayrılır.Amasya’ya, Ayşe’nin
c Özel isimlere getirilin yapım ekleri ayrılmaz.Erzurumlu, Ahmetgil, Türklük, Ayşecik, Sevimler, Pamuksuz
d p, ç, t, k, ünsüzlerinden biriyle biten bir özel isim ünlü ile başlayan bir ek alırsa; p, ç, t, k, söylenişte b, c, d, g, ye dönüşür ama yazılışta bir değişiklik olmaz.
e Ay, Dünya ve Güneş isimleri coğrafî terim olarak kullanıldığında büyük harfle başlar ve aldığı ekler ayrı yazılır.

ZARF (BELİRTEÇ)



İsimlerin varlıkları ya da kavramları karşıladığını, fiillerin ise hareketleri, oluşları karşıladığını belirtmiştik. Varlıkların nasıl belli nitelikleri varsa, fiillerin de belli nitelikleri vardır. İsmin niteliğini bildiren sözcüklere sıfat demiştik. Fiillerin niteliğini bildiren sözcüklere de zarf diyoruz.
“Güzel bir evde oturmak istiyorum.” cümlesinde “güzel” sözcüğü “ev” isminin niteliğini bildiriyor, onun nasıl olduğunu açıklıyor. Öyle ise bu sözcük sıfat görevindedir.

9 Nisan 2013

Tabletteki Hürriyet değil, tablete özel Hürriyet


Hürriyet, Türkiye’nin en çok okunan gazete uygulaması Hürriyet E-Gazete’den sonra Hürriyet Tablet uygulamasını da hayata geçirdi. “Tabletteki Hürriyet değil, tablete özel Hürriyet” sloganıyla tanıtılan ve Apple Store’da 1 numaraya yerleşen bu yeni uygulama kullanıcılar tarafından oldukça beğeniliyor.

2011 yılının Mart ayında hayata geçirilen Hürriyet E-gazete uygulaması bugün, Türkiye’nin en çok okunan tablet gazetesi olmayı başarmış durumda. Toplamda ücret ödeyen abone sayısı 16 bine ulaşarak, ücretsiz rakiplerinin ulaştığı rakamları geride bırakırken; Hürriyet okurları, E-Gazete uygulamasını günlük 50 bin, haftalık 350 bin kez ziyaret ediyor.

Tablet okurunun beklentisinin farklılaşması ve ilgi alanlarının değişmesiyle, okurlar artık okuduğu haberin videosunu da izlemek, farklı spor dalları hakkında analizler okumak, dünyadan ilginç fotoğraflar görmek, içeriği 'parmağının ucunda' hissetmek istiyor. Hürriyet Tablet uygulaması tam da bu beklenti ve ihtiyacı karşılamaya yönelik hazırlanmış bir uygulama.

Bir haftadır Apple Store’da en çok indirilen uygulamalar arasında 1 numarada yer alan Hürriyet Tablet’te, Manşet, Güncel, Ekonomi, Spor, Kelebek, Seyahat bölümlerinin yanı sıra Cumartesi ve Pazar eklerinin bambaşka yorumları yer alıyor. Günün videosu ve foto galeriler oldukça beğenilirken, HTML5 tabanlı bir uygulama olduğu için reklamverenler için de oldukça cazip.

Tablet bilgisayarların tüm olanaklarını kullanan yeni Hürriyet Tablet uygulaması, App Store ve Android Market’te, ücretsiz.

Bir bumads advertorial içeriğidir.

17 Ocak 2013

"Gelecek Benim" diyorsan ING Practica Kampı Seni Bekliyor!

ING BANK, üç yıldan bu yana üniversitelerin üçüncü ve dördüncü sınıflarına yönelik Practica adlı genç yetenek yarışması ile üniversitelilere ulaşıyor.

Üniversiteli gençlerin ING Bank’ı yakından tanımalarını, bankacılık ve iş hayatı hakkında bilgi sahibi olmalarını ve kişisel gelişimlerine katkı sağlamayı hedefleyen Practica Kampı bu yıl da “Gelecek Benim” diyen adaylara sesleniyor.

ing_practica Gençleri profesyonel iş hayatıyla tanıştıracak bir ortam yaratan bu genç yetenek platformuna katılacak öğrenciler, üç gün sürecek kamp boyunca birçok eğitim ve workshop’a katılacak, ING’li yöneticilerle tanışma fırsatı yakalayacaklar. Gerçekleştirecekleri projelerle kariyerlerine yön veren bu deneyim sonrasında yüksek performans gösteren üçüncü ve dördüncü sınıf öğrencileri ING Bank Staj Programı’na dahil olabilecek, dördüncü sınıf öğrencileri ise Yönetici Adayı olma sürecinde büyük avantajlar kazanacaklar.

ING Practica Kampı için başvurular 28 Ocak 2013 Pazartesi’ye kadar devam ediyor. Başvurularınızı  ING Bank websitesinden yapabilirsiniz. ING Practica kampı ile ilgili gelişmeleri ING Practica Facebook sayfasından takip edebilirsiniz.

Bir bumads advertorial içeriğidir.