İlk yazılı
belgeleri M.S. 5. yüzyılda başlayan ve tarih boyunca çeşitli şaheserlerin
yazımında kullanılan dilimiz, bu uzun ve verimli geçmişine rağmen yeterince
işlenmediği ve korunmadığı için, günümüzde sahip olduğu anlatım imkânları
oranında bilinmemekte ve dilimizin bu gücünden faydalanılamamaktadır. Türkçeyi
gücü oranında tanımayan, bilmeyen veya kullanamayanlar da zaman zaman başka
dillerle karşılaştırarak fakir bir dil gibi göstermeye çalışmaktadırlar.
Anlatım gücü, gerçek kelime hazinesi göz önüne alınmadan yapılan bu
karşılaştırmalarda Türkçenin aleyhine sonuçlar çıkarılmaktadır. Tarihî süreçte
Türkçenin yabancı dillerden etkilenmiş olması, dilimizin yapısını ve
milletimizin o dönemlerdeki kültürel ve sosyolojik durumunu bilmeyen veya bunu
göz önüne almayan kişilerce Türkçenin fakirliğine dayandırılmaktadır.