1- Cümle içinde geçen ay ve gün
adları küçük harfle yazılır. Belli bir tarihi işaret eden ay ve gün adları
büyük harfle yazılır. 29 Mayıs 1453 yılının Salı günü.
2- Milli ve dini bayramlar büyük harfle başlar. Ramazan Bayramı, Kurban
Bayramı, Cumhuriyet Bayramı.
3- Belli günlerin isimleri cümle içinde oldukları zaman büyük harfle
başlanılarak yazılır. Anneler Günü, Nevruz, Tiyatro Günü.
4- Milletlerin, boyların, oymakların, dil ve lehçelerin adları büyük harfle
başlar. Türk, Kırgız, Tatar, Alman, Türkçe, Almanca, Hintçe, Latince.
5- Din ve mezhep adları da büyük harfle başlar. Müslüman, İslamiyet, İslamlık,
Hristiyan, Katolik.
6-Akrabalık adları bildiren kelimeler küçük harfle yazılır. Sevgili kardeşim,
Ayşe teyze, Saim amca.
7- Mektuplardaki hitap cümlelerinde ilk kelime büyük harfle başlar, ondan
sonrakiler özel isim değilse küçük devam eder. Değerli dayıcığım, Sevgili
kardeşim.
8- Resmi yazılarda hitapların birinci kelimesi ve ondan sonra gelen isim soylu
kelimeler büyük harfle başlar. 'Sayın Başkan, Sayın Müdür. 9- Levhalar ve
açıklama yazıları büyük harfle başlar. Levha yazıları birkaç kelimeden
oluştuğunda ilk kelime büyük harfle başlar. Giriş, Çıkış, Vezne, Doktor,
Başkan.
10- Gazete, dergi, kitap adlarının bütün kelimeleri büyük harfle başlar. Özel
ada dahil olmayan sözler büyük harfle başlamaz. Milliyet gazetesi, Türk Dili
dergisi.
11- Kişi isimleri ve soy isimleri büyük harfle başlar. Mehmet Akif Ersoy, Ziya
Gökalp, Cahit Sıtkı Tarancı, Ömer Seyfettin. Unvan ve sayı bildiren isimler
büyük harfle başlar. Öğretmen Hüseyin, Profesör Kenan, Dr. Coşkun, Binbaşı Ali,
Hamdi Bey, Mustafa Efendi, Zeynep Hanım.
12-Tarihe geçmiş kişilerin belirlenmiş, bilinen unvanları, lakapları da büyük
yazılır. Yavuz Sultan Selim, Fatih Sultan Mehmet, Nişancı Mehmet Paşa, Safiye
Sultan, Şeyhülislam Esad Efendi, Gazi Osman Paşa, Mimar Sinan.
13- Kişilerin takma adları (mahlas) büyük yazılır. Avni: (Fatih Sultan Mehmet)
- Muhibbi: (Kanuni Sultan Süleyman) Tarhan: (Ömer Seyfettin) - Mehmet Ali Sel:
(Orhan Veli Kanık) - Aydede: (Refik Halit Karay) - Deli Ozan:
(Faruk Nafiz Çamlıbel) - Baki - Fuzulî - Dertli - Kaygusuz Abdal.
14- Din kavramları içinde geçen özel adlar büyük yazılır. Tanrı, Allah,
Cebrail, Zeus. Tanrı kelimesi özel bir ad ola-rak kullanılmadığı zaman küçük
yazılır. Eski Yunan tanrıları, ilkel kabilelerin tanrıları.
15-Coğrafya ve astronomi ile ilgili yayınlarda Güneş, Dünya, Ay, Merkür gibi
gezegen ve yer isimleri büyük yazılır.
16- Özel coğrafya adları büyük yazılır. İstanbul, Konya, Akdeniz, Uludağ,
Kızılırmak, Pınarbaşı, Asya, Avrupa, Güneydoğu Anadolu.
17- Ülke adları büyük harfle başlar, ülke adlarından sonra gelen krallık, halk
cumhuriyeti, cumhuriyet gibi kelimeler de büyük harfle başlar. Türkiye Cumhuriyeti,
Arnavutluk Halk Cumhuriyeti, Birleşik Arap Emirlikleri, Kıbrıs Türk
Cumhuriyeti, Amerika Birleşik Devletleri, Çek Cumhuriyeti.
18-Yabancı yer adlarının bitişik veya ayrı yazılışında yabancıların kullandığı
biçimlere uyulur. Hyde Park, New York, Buenos Aires, San Marino.
19-Yabancı dağ, tepe, akarsu, göl adlarının yazılışında, yabancı yazılışlara
uyulur. Leman, Mississippi, Frie, Mont Bianc. 20- Bazı yabancı şehir, dağ, göl
ve akarsuların adları dilimize Türkçe biçimleriyle yerleşmiştir. Türkçe söylenişe
uygun bu adlar Türk yazılış kurallarına uygun olarak yazılır. Viyana (Wien),
Marsilya (Marseille), Venedik (Venezia),
21-Yer adlarında ilk isimden sonra gelen deniz, göl, nehir, dağ, boğaz vb. tür
bildiren ikinci isimler küçük harfle başlar, İstanbul şehri, Marmara denizi,
Erciyes dağı, Meriç nehri. Balkaş gölü. Ancak, ikinci isim özel isme dahil ise
ve ikisi birden kastedilen kavramı karşılıyorsa, ikinci isim de büyük harfle
başlar. Bu halde dağ, deniz ve göl, boğaz, ırmak kelimeleri büyük harfle yazılır.
İstanbul Boğazı, Çanakkale Boğazı, Beyşehir Gölü, Tuz Gölü, Rumeli Kavağı,
Haymana Ovası, Muş Ovası.
22- Yukarıdaki maddede olduğu gibi mahalle, meydan, bulvar, cadde, sokak geçen
bu kelimelerin baş harfleri büyük yazılır. Abbasağa Mahallesi, Eminönü Meydanı,
Türk Ocağı Caddesi, Kızılay Meydanı.
23-Özel adlardan meydana gelmiş mahalle, meydan, bulvar, cadde ve sokak adları
büyük harfle başlayıp ayrı olarak yazılır. Fevzi Çakmak Caddesi, Cemal Nadir
Sokağı, Barbaros Bulvarı.
24- Saray, köşk, han, kale köprü, anıt vb. yapı adlannın bütün kelimeleri büyük
harfle başlar. Topkapı Sarayı, Çankaya Köşkü, Mostar Köprüsü.
25- Kurum, kuruluş, işletme, kooperatif, okul, birlik, dernek adlannın her
kelimesi büyük harfle başlar. Türkiye Büyük Millet Meclisi, Dış İşleri
Bakanlığı, Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Millî Kütüphane, Atatürk
Hava Limanı, Edebiyat Fakültesi, Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu, Toprak
Mahsulleri Ofisi, Et ve Balık Kurumu, İstatistik Enstitüsü, Fakirleri Koruma
Derneği, Bakanlar Kurulu.
26- Kurum, merkez, bakanlık, üniversite gibi kuruluş bildiren kelimeler, belli
bir kurum kastedildiğinde büyük harfle başlar. Bu yıl Meclis yeni döneme erken
başladı.
27- Bazı kuruluşların adlarım yazarken yaygınlık kazanmış şekillerine uyulur.
Genelkurmay Başkanlığı, Kara Yolları Genel Müdürlüğü, İç İşleri Bakanlığı. Bu
isimler kalıplaşmış olduğu için uygulanan biçimleri ile yazılırlar. 28- Kurum
ve kuruluş adlarında yer alan kelimeler bazen söz içinde geçebilirler, o zaman
küçük harfle yazılmaları
gerekir. Bugün radyo ve televizyon programları iyi değildi.
29- Hukukla ilgili her kanun, tüzük, yönetmelik, yönerge,genelge adlannın her
kelimesi büyük yazılır. Nutuk, Medenî Kanun, Borçlar Hukuku.
30- Özel ad kendi anlamı dışında yeni bir anlam kazanmışsa küçük harfle başlar,
hicaz (makam), acemi (tecrübesiz), amper (elektrik akımı şiddet birimi),
allahlık (saf, zararsız). Müzikte kullanılan makam ve tür adları küçük harfle
başlar. Nihavent, hicazkar, türkü, varsağı.
31 -Yer ve millet adlarıyla kurulan birleşik kelimelerde özel adlar büyük
harfle başlar. Antep fıstığı, Brüksel lahanası, Frenk gömleği, Japon gülü.
2- Milli ve dini bayramlar büyük harfle başlar. Ramazan Bayramı, Kurban Bayramı, Cumhuriyet Bayramı.
3- Belli günlerin isimleri cümle içinde oldukları zaman büyük harfle başlanılarak yazılır. Anneler Günü, Nevruz, Tiyatro Günü.
4- Milletlerin, boyların, oymakların, dil ve lehçelerin adları büyük harfle başlar. Türk, Kırgız, Tatar, Alman, Türkçe, Almanca, Hintçe, Latince.
5- Din ve mezhep adları da büyük harfle başlar. Müslüman, İslamiyet, İslamlık, Hristiyan, Katolik.
6-Akrabalık adları bildiren kelimeler küçük harfle yazılır. Sevgili kardeşim, Ayşe teyze, Saim amca.
7- Mektuplardaki hitap cümlelerinde ilk kelime büyük harfle başlar, ondan sonrakiler özel isim değilse küçük devam eder. Değerli dayıcığım, Sevgili kardeşim.
8- Resmi yazılarda hitapların birinci kelimesi ve ondan sonra gelen isim soylu kelimeler büyük harfle başlar. 'Sayın Başkan, Sayın Müdür. 9- Levhalar ve açıklama yazıları büyük harfle başlar. Levha yazıları birkaç kelimeden oluştuğunda ilk kelime büyük harfle başlar. Giriş, Çıkış, Vezne, Doktor, Başkan.
10- Gazete, dergi, kitap adlarının bütün kelimeleri büyük harfle başlar. Özel ada dahil olmayan sözler büyük harfle başlamaz. Milliyet gazetesi, Türk Dili dergisi.
11- Kişi isimleri ve soy isimleri büyük harfle başlar. Mehmet Akif Ersoy, Ziya Gökalp, Cahit Sıtkı Tarancı, Ömer Seyfettin. Unvan ve sayı bildiren isimler büyük harfle başlar. Öğretmen Hüseyin, Profesör Kenan, Dr. Coşkun, Binbaşı Ali, Hamdi Bey, Mustafa Efendi, Zeynep Hanım.
12-Tarihe geçmiş kişilerin belirlenmiş, bilinen unvanları, lakapları da büyük yazılır. Yavuz Sultan Selim, Fatih Sultan Mehmet, Nişancı Mehmet Paşa, Safiye Sultan, Şeyhülislam Esad Efendi, Gazi Osman Paşa, Mimar Sinan.
13- Kişilerin takma adları (mahlas) büyük yazılır. Avni: (Fatih Sultan Mehmet) - Muhibbi: (Kanuni Sultan Süleyman) Tarhan: (Ömer Seyfettin) - Mehmet Ali Sel: (Orhan Veli Kanık) - Aydede: (Refik Halit Karay) - Deli Ozan:
(Faruk Nafiz Çamlıbel) - Baki - Fuzulî - Dertli - Kaygusuz Abdal.
14- Din kavramları içinde geçen özel adlar büyük yazılır. Tanrı, Allah, Cebrail, Zeus. Tanrı kelimesi özel bir ad ola-rak kullanılmadığı zaman küçük yazılır. Eski Yunan tanrıları, ilkel kabilelerin tanrıları.
15-Coğrafya ve astronomi ile ilgili yayınlarda Güneş, Dünya, Ay, Merkür gibi gezegen ve yer isimleri büyük yazılır.
16- Özel coğrafya adları büyük yazılır. İstanbul, Konya, Akdeniz, Uludağ, Kızılırmak, Pınarbaşı, Asya, Avrupa, Güneydoğu Anadolu.
17- Ülke adları büyük harfle başlar, ülke adlarından sonra gelen krallık, halk cumhuriyeti, cumhuriyet gibi kelimeler de büyük harfle başlar. Türkiye Cumhuriyeti, Arnavutluk Halk Cumhuriyeti, Birleşik Arap Emirlikleri, Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Amerika Birleşik Devletleri, Çek Cumhuriyeti.
18-Yabancı yer adlarının bitişik veya ayrı yazılışında yabancıların kullandığı biçimlere uyulur. Hyde Park, New York, Buenos Aires, San Marino.
19-Yabancı dağ, tepe, akarsu, göl adlarının yazılışında, yabancı yazılışlara uyulur. Leman, Mississippi, Frie, Mont Bianc. 20- Bazı yabancı şehir, dağ, göl ve akarsuların adları dilimize Türkçe biçimleriyle yerleşmiştir. Türkçe söylenişe uygun bu adlar Türk yazılış kurallarına uygun olarak yazılır. Viyana (Wien), Marsilya (Marseille), Venedik (Venezia),
21-Yer adlarında ilk isimden sonra gelen deniz, göl, nehir, dağ, boğaz vb. tür bildiren ikinci isimler küçük harfle başlar, İstanbul şehri, Marmara denizi, Erciyes dağı, Meriç nehri. Balkaş gölü. Ancak, ikinci isim özel isme dahil ise ve ikisi birden kastedilen kavramı karşılıyorsa, ikinci isim de büyük harfle başlar. Bu halde dağ, deniz ve göl, boğaz, ırmak kelimeleri büyük harfle yazılır. İstanbul Boğazı, Çanakkale Boğazı, Beyşehir Gölü, Tuz Gölü, Rumeli Kavağı, Haymana Ovası, Muş Ovası.
22- Yukarıdaki maddede olduğu gibi mahalle, meydan, bulvar, cadde, sokak geçen bu kelimelerin baş harfleri büyük yazılır. Abbasağa Mahallesi, Eminönü Meydanı, Türk Ocağı Caddesi, Kızılay Meydanı.
23-Özel adlardan meydana gelmiş mahalle, meydan, bulvar, cadde ve sokak adları büyük harfle başlayıp ayrı olarak yazılır. Fevzi Çakmak Caddesi, Cemal Nadir Sokağı, Barbaros Bulvarı.
24- Saray, köşk, han, kale köprü, anıt vb. yapı adlannın bütün kelimeleri büyük harfle başlar. Topkapı Sarayı, Çankaya Köşkü, Mostar Köprüsü.
25- Kurum, kuruluş, işletme, kooperatif, okul, birlik, dernek adlannın her kelimesi büyük harfle başlar. Türkiye Büyük Millet Meclisi, Dış İşleri Bakanlığı, Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu, Millî Kütüphane, Atatürk Hava Limanı, Edebiyat Fakültesi, Makine ve Kimya Endüstrisi Kurumu, Toprak Mahsulleri Ofisi, Et ve Balık Kurumu, İstatistik Enstitüsü, Fakirleri Koruma Derneği, Bakanlar Kurulu.
26- Kurum, merkez, bakanlık, üniversite gibi kuruluş bildiren kelimeler, belli bir kurum kastedildiğinde büyük harfle başlar. Bu yıl Meclis yeni döneme erken başladı.
27- Bazı kuruluşların adlarım yazarken yaygınlık kazanmış şekillerine uyulur. Genelkurmay Başkanlığı, Kara Yolları Genel Müdürlüğü, İç İşleri Bakanlığı. Bu isimler kalıplaşmış olduğu için uygulanan biçimleri ile yazılırlar. 28- Kurum ve kuruluş adlarında yer alan kelimeler bazen söz içinde geçebilirler, o zaman küçük harfle yazılmaları
gerekir. Bugün radyo ve televizyon programları iyi değildi.
29- Hukukla ilgili her kanun, tüzük, yönetmelik, yönerge,genelge adlannın her kelimesi büyük yazılır. Nutuk, Medenî Kanun, Borçlar Hukuku.
30- Özel ad kendi anlamı dışında yeni bir anlam kazanmışsa küçük harfle başlar, hicaz (makam), acemi (tecrübesiz), amper (elektrik akımı şiddet birimi), allahlık (saf, zararsız). Müzikte kullanılan makam ve tür adları küçük harfle başlar. Nihavent, hicazkar, türkü, varsağı.
31 -Yer ve millet adlarıyla kurulan birleşik kelimelerde özel adlar büyük harfle başlar. Antep fıstığı, Brüksel lahanası, Frenk gömleği, Japon gülü.
TÜRKÇE'DE BİTİŞİK VE AYRIK YAZILAN KELİMELER
Bitişik
Yazılması Gereken Kelimeler:
1- Birleşen iki kelimede anlam kaymasına uğrayanlar. Hanımeli (bir bitki),
kadıngöbeği (bir tatlı), devetabanı (bir bitki), aslanağzı (bir çiçek).
2- Bileşik kelimelerin bir kısmında sesli harf düşmesi meydana gelmiş olanlar.
Pazartesi (pazar ertesi), kaynana (kayın ana), niçin (ne için).
3-Pekiştirilmiş sıfatlar. Sapsarı, sipsivri, dümdüz.
4-Yapı bakımından tam olarak birleşmiş, bileşik kelime halini almış bazı kelime
ve deyimler. Zıpçıktı, çıtkırıldım, dedikodu, gecekondu, külbastı.
5- Farsçadan alınan (hane) kelimesi ile yapılan birleşik kelimeler. Kahvehane,
çayhane, yatakhane.
6- Dilimizde bulunan bazı kelimeler, etmek, eylemek, olmak yardımcı fiilleri
ile birleşirken ses fazlalaşması (kelimeler yabancıdır, asıllarına benzer
duruma gelirler) meydana gelir. Affetmek, halletmek, hissetmek.
7- Dilimize yabancı dillerden girmiş, bugün çok kullandığımız bazı kelimeler
etmek, eylemek, olmak yardımcı fiilleri ile birleşirken ikinci hecedeki sesli
harflerini düşürürler (asılları gibi olurlar). Emir - emretmek, nakil-
nakletmek, şükür o şükretmek, sabır -sabretmek. 8- (a-e-ı-i-u-ü) ekleri
kullanılarak yapılmış bileşik fiiller. Uyuyakalmak, bakakalmak, yapabilmek,
yazıvermek, öle-yazmak.
9- İki veya daha çok kelimeden meydana gelmiş Türkçe yer adları (İI, şehir,
köy). Çanakkale, Eskişehir, Pınarbaşı
10- İki veya daha çok kelimeden meydana gelmiş mahalle ve semt adları.
Çengelköy, Beşiktaş, Yenimahalle, Sarıyer.
11- Dağ, tepe, akarsu, göl, deniz adları. Uludağ, Kızıldeniz, Karasu, Acıgöl,
Aksu.
Ayrı Yazılması Gereken Kelimeler:
1-Sıfatlarda derece göstermeye yarayan (en, daha) gibi zarflar. En güzel, daha
iyi, en fazla, daha soğuk vb.
2- İkilemeler, (ikilemeler dilimizde çok geniş yer tutarlar.) Düşe kalka, gide
gide, eski püskü, şıpır şıpır, kem küm, allak bullak.
3- İkilemelerden bazıları bugün kullanılmayan kelimelerden meydana gelir.
Anlamsız gibi görünen bu kelimelerin zamanında anlamlı birer kelime olduğu
bilinmektedir. Bunlar da diğer ikilemeler gibi yazılır. Ev bark, soy sop.
4- (m) ile yapılmış ikilemeler. Dolap molap, kapı mapı, kitap mitap.
5- İsim hal ekleri ile yapılan ikilemeler: iç içe, göz göze, elden ele, yıldan
yıla, yan yana.
6- İyelik eki almış ikilemeler. Boşu boşuna, günü gününe.
7- İsimleri tekrarlamak şeklinde yapılan ikilemeler. Akın akın, kucak kucak,
takım takım.
8- Sıfatların tekrarlanması ile yapılan ikilemeler: Tatlı tatlı, diri diri,
ağır ağır, güzel güzel.
9- Kökü yabancı olup (be) getirilerek söylenen ikilemeler. Öz be öz, ay be ay.
10-Deyimler (Dilimizde çok sık kullanılmaktadır). Yuvasını yapmak, devede
kulak, ununu elemiş eleğini asmış, çalım satmak.
11- (Ev, yurt) kelimeleri ile kurulan bileşik kelimeler. Radyo evi, sağlık
yurdu, öğrenci yurdu, aş evi.
12- Ardı sıra, peşi sıra, önü sıra, yanı sıra gibi sözler.
13- İki kelimeyi birleştirip bir bileşik kelime yapıldığında her iki kelime de
eski anlamını koruyorsa. Arnavut kaldırımı deniz yolu, Tatar böreği, kuru
soğan, tahin helvası, tulum peyniri, çam fıstığı, badem şekeri, bağ bozumu.
14- İsim soylu bir kelime ile etmek, eylemek, olmak yardımcı fiilleri ile
yapılan bileşik fiiller. Yarış etmek, borç etmek, gelin olmak, sağ olmak, el
etmek,,
15- Yer adlarında kullanılan Batı, Doğu, Güney, Kuzey, Aşağı, Orta, Yukarı,
Küçük, Büyük,: Eski, Yeni, iç ve benzeri, kelimeler. Doğu Anadolu, Batı Trakya,
Orta Anadolu, Kuzey Amerika, Kuzeydoğu Anadolu,
Uzak Doğu, İç Anadolu, Küçük
Çekmece, Büyük Çamlıca, Büyük Menderes
1- Birleşen iki kelimede anlam kaymasına uğrayanlar. Hanımeli (bir bitki), kadıngöbeği (bir tatlı), devetabanı (bir bitki), aslanağzı (bir çiçek).
2- Bileşik kelimelerin bir kısmında sesli harf düşmesi meydana gelmiş olanlar. Pazartesi (pazar ertesi), kaynana (kayın ana), niçin (ne için).
3-Pekiştirilmiş sıfatlar. Sapsarı, sipsivri, dümdüz.
4-Yapı bakımından tam olarak birleşmiş, bileşik kelime halini almış bazı kelime ve deyimler. Zıpçıktı, çıtkırıldım, dedikodu, gecekondu, külbastı.
5- Farsçadan alınan (hane) kelimesi ile yapılan birleşik kelimeler. Kahvehane, çayhane, yatakhane.
6- Dilimizde bulunan bazı kelimeler, etmek, eylemek, olmak yardımcı fiilleri ile birleşirken ses fazlalaşması (kelimeler yabancıdır, asıllarına benzer duruma gelirler) meydana gelir. Affetmek, halletmek, hissetmek.
7- Dilimize yabancı dillerden girmiş, bugün çok kullandığımız bazı kelimeler etmek, eylemek, olmak yardımcı fiilleri ile birleşirken ikinci hecedeki sesli harflerini düşürürler (asılları gibi olurlar). Emir - emretmek, nakil- nakletmek, şükür o şükretmek, sabır -sabretmek. 8- (a-e-ı-i-u-ü) ekleri kullanılarak yapılmış bileşik fiiller. Uyuyakalmak, bakakalmak, yapabilmek, yazıvermek, öle-yazmak.
9- İki veya daha çok kelimeden meydana gelmiş Türkçe yer adları (İI, şehir, köy). Çanakkale, Eskişehir, Pınarbaşı
10- İki veya daha çok kelimeden meydana gelmiş mahalle ve semt adları. Çengelköy, Beşiktaş, Yenimahalle, Sarıyer.
11- Dağ, tepe, akarsu, göl, deniz adları. Uludağ, Kızıldeniz, Karasu, Acıgöl, Aksu.
Ayrı Yazılması Gereken Kelimeler:
1-Sıfatlarda derece göstermeye yarayan (en, daha) gibi zarflar. En güzel, daha iyi, en fazla, daha soğuk vb.
2- İkilemeler, (ikilemeler dilimizde çok geniş yer tutarlar.) Düşe kalka, gide gide, eski püskü, şıpır şıpır, kem küm, allak bullak.
3- İkilemelerden bazıları bugün kullanılmayan kelimelerden meydana gelir. Anlamsız gibi görünen bu kelimelerin zamanında anlamlı birer kelime olduğu bilinmektedir. Bunlar da diğer ikilemeler gibi yazılır. Ev bark, soy sop.
4- (m) ile yapılmış ikilemeler. Dolap molap, kapı mapı, kitap mitap.
5- İsim hal ekleri ile yapılan ikilemeler: iç içe, göz göze, elden ele, yıldan yıla, yan yana.
6- İyelik eki almış ikilemeler. Boşu boşuna, günü gününe.
7- İsimleri tekrarlamak şeklinde yapılan ikilemeler. Akın akın, kucak kucak, takım takım.
8- Sıfatların tekrarlanması ile yapılan ikilemeler: Tatlı tatlı, diri diri, ağır ağır, güzel güzel.
9- Kökü yabancı olup (be) getirilerek söylenen ikilemeler. Öz be öz, ay be ay.
10-Deyimler (Dilimizde çok sık kullanılmaktadır). Yuvasını yapmak, devede kulak, ununu elemiş eleğini asmış, çalım satmak.
11- (Ev, yurt) kelimeleri ile kurulan bileşik kelimeler. Radyo evi, sağlık yurdu, öğrenci yurdu, aş evi.
12- Ardı sıra, peşi sıra, önü sıra, yanı sıra gibi sözler.
13- İki kelimeyi birleştirip bir bileşik kelime yapıldığında her iki kelime de eski anlamını koruyorsa. Arnavut kaldırımı deniz yolu, Tatar böreği, kuru soğan, tahin helvası, tulum peyniri, çam fıstığı, badem şekeri, bağ bozumu.
14- İsim soylu bir kelime ile etmek, eylemek, olmak yardımcı fiilleri ile yapılan bileşik fiiller. Yarış etmek, borç etmek, gelin olmak, sağ olmak, el etmek,,
15- Yer adlarında kullanılan Batı, Doğu, Güney, Kuzey, Aşağı, Orta, Yukarı, Küçük, Büyük,: Eski, Yeni, iç ve benzeri, kelimeler. Doğu Anadolu, Batı Trakya, Orta Anadolu, Kuzey Amerika, Kuzeydoğu Anadolu,
Noktalama İşaretleri
Türk
Dil Kurumunun İmla Kılavuzu'na göre Türkçede kullanılması gerekli noktalama
işaretleri.
Nokta (.)
1- Cümle sonlarında kullanılır. Belli bir duraklama yapılacağım gösterir.(Cümle
yazdırıldı.)
2- Şiir, kitap, gazete, dergi, yazı başlıklarından sonra nokta kullanılmaz.
Bölüm başlıklarından sonra da kullanılmaz.
Büyük Nutuk Gün Eksilmesin Penceremden Giriş V. Bölüm
Başlıklardan sonra satır başı yapılmamış, söze açıklamayla devam edilmişse
nokta kullanılır. (Zamir çeşitleri: Kişi zamiri, işaret zamiri, soru zamiri)
3- Kurum ve kuruluş isimlerinden sonra nokta kullanılmaz. Sait Çiftçi
Dispanseri Müdür Yıldız Sineması) 4- Sık geçen kısaltmalarda nokta kullanılır.
(Prof. Dr. T.C.) Ancak kimi kısaltmalarda nokta kullanılmaz. TBMM AET NATO TDK
cm kg l fe
5- Sıra bildirmek için sayılardan sonra konur. II. Mehmet III. Selim 5. Cadde
XX. yüzyıl Sıra bildiren sayılarda l'nci (birinci) biçimindeki yazılışlar
kısaltma sayılmaz.
6- Tarihleri yazmada gün, ay ve yılı ayırmak için aralarına konur. 9.X1I.1986,
1.3.1967. Tarihlerde ay adları yazıyla
olursa ay adlarından önce ve sonra nokta kullanılmaz. 23 Nisan 1920 7. Saat ve
dakikaları ayırmak için kullanılır.
Okul saat 8.30'da başlar.
8- Kelimelerin bir veya birkaç harfi alınarak yapılan kısaltmalarda kullanılır.
Psikol. şok. sos. sp. snt.
9- Sıra göstermek için satır başlarına konan harflerden ve sayılardan sonra
kullanılır. a, b. 1.1. A. B.
10-Üçlü gruplara ayrılarak yazılan büyük sayılarda gruplar arasına konur.
8.375.562, 27.870.197. Gruplara ayrılan sayılarda nokta kullanılmayabilir.
Virgül (,)
1-Yazıda arka arkaya gelen eş görevli kelimeler arasına konur. Ali, Mahmut ve
Veli samimi arkadaştırlar.
2- Eş görevli cümleler arasına konur. Hızla içeri girdi, çantasını aldı.
3- Cümle içindeki ara sözleri ayırmak için kullanılır. Bütün okullar, İstanbul
Lisesi hariç, eylül sonunda açılıyor.
4- Cümle içinde özel olarak vurgu yapılması gereken kelimeden sonra kullanılır.
Böylece, her istediğini almış oldu.
5- Sayılarda ondalık bölümleri ayırmak için kullanılır. 45,9 999,9 13,5 587,3
6- Çok uzun cümlelerde özneden sonra kullanılır. 7.Tekrarlanan kelimeler
arasına konur.Akşam,yine akşam.-A.Haşim.Ancak, ikilemelerde kelimeler arasına
virgül konmaz. Akşam akşam, bata çıka.
8- Hitap kelimelerinden sonra konur. Sayın Başkan, Sevgili kardeşim,
9- Ve, veya bağlaçlarından önce ve sonra virgül kullanılmaz.Oradan buraya gelen
ve gidenlerin arkası kesilmiyordu.
10-Bir düşünceyi kabul veya kabul etmeme sözlerinden sonra kullanılır.Hayır,
sizin gibi düşünmüyorum. Evet, sizi dinliyorum.'
11-Yazışmalarda yer isimlerini tarihlerden ayırmak için kullanılır.
Beşiktaş, 9 Aralık 1986, Ankara, 3 Mayıs 1960.
12-Ünlem grubu oluşturmak için cümlede ünlem gibi kullanılan kelimeden sonra
konur, ünlem ise cümle sonuna alınır.
Arkadaş, yurduma alçakları uğratma sakın!
13- Sayıların yazılışında, kesirleri ayırmak için konur. 38, 6 19,5 0,25
14- Biyografik künyelerde yazar, eser, basım evi vb. maddelerden sonra konur.
Noktalı virgül (;)
1-Şekil ve anlamca bağları bulunan cümleleri ayırmak için kullanılır.
At ölür, meydan kalır; yiğit ölür, şan kalır.
2- Cümle içinde aynı değerde olup virgül ile ayrılmış türleri, grupları ayırmak
için kullanılır.
Sınıfın öğrencilerinden Ali, Hasan ve Veli 3-A sınıfına;
Murat, Mehmet, Onur da 3-B sınıfına gönderildiler. Olan oldu, iş işten geçti;
gelmese de olur.
3- Virgülle ayrılmış örnekleri farklı örneklerden ayırmak için konur.
İtalya, İngiltere, Fransa; Roma, Londra, Paris.
İki nokta (:)
1- Bir cümlenin sonunda açıklama yapılacaksa, örnek verilecekse konur.
Başarmanız için bir tek şart vardır: Çalışmak. İnce sesli harflerimiz
şunlardır: e, i, ü, ö.
2- İki noktadan sonra gelen açıklama bağımsız bir cümle ile başlıyorsa,
cümlenin ilk kelimesi büyük yazılır. Annesi merak ederek sordu: Bu çalışmadan
kırık mı aldin?
3- İki nokta işaretinden sonra örnekler sıralanacaksa ilk kelimenin birinci
harfi küçük yazılır. Sınıfın hali şöyleydi: kırık iki masa, yerde sandalyeler.
4- Kataloglarda yazar adları ile eser adları arasına konur. (Yahya Kemal
Beyatlı: Eski Şiirin Rüzgarıyla, Kendi Gök Kubbemiz).
Üç nokta (...)
1- Bir sebeple bitirilmemiş cümlelerin sonuna konur. Burada kırlar o kadar
güzel ki...
2- Açıkça yazılması istenmeyen kişi ve yer adları yerine kullanılır. Onun A...
geldiğini kimse bilmiyordu.
3- Kaba sayılan, yazılması istenmeyen sözlerin yerine konur. Yaptığı...
kötülüğünü sonradan anladım diyordu.
4- Bir konuda birtakım örnekler verilirken başkalarının da bulunduğunu
belirtmek için kullanılır. Bu gezide her öğrenci bir yemek getirmişti: köfte,
dolma, helva...
5- Alıntılarda; başta ortada ve sonda alınmayan kelime ve bölümlerin yerine
konur.
...Türkçenin çekilmediği yerler vatandır, ancak çekildiği yerler vatanlıktan
çıkar... Yahya Kemal
Soru işareti (?)
1- Soru bildiren cümlelerin sonuna konur. Nereden geliyorsunuz?'
2- Soru bildiren kelimelerden sonra da konur. Kimsin? Parola nedir? '
3- İçinde soru eki olduğu halde soru anlamı vermeyen cümlelerde bu işaret
kullanılmaz.
Buradan bir çıktım mı doğru sendeyim. Buldum mu kaçırmam.
4- Bazı kelimeler ve cümlelerde soru bildiren kelime olmadığı halde soru anlamı
vardır. O zaman kullanılır. Adınız? Doğduğunuz yer?
5- Bir söze inanılmadığını, sözün şüphe ile karşılandığım bildirmek için sözden
sonra veya cümle sonunda soru işareti parantez içinde konur.
Öğrenci çok çalıştığını(?) söylüyordu. Çok yoruldum de-' di(?).
6- Bilinmeyen yer, tarih vb. durumlar için kullanılır. Yunus Emre (1240?-1320),
(Doğum yeri: ?)
Ünlem işareti (!)
1-Sevinç, acı, korku, hayret, nefret, bunalma duygularım anlatan cümlelerin
sonuna konur.
Ne mutlu Türküm diyene! - Atatürk. Hey, baksanıza! Dur yolcu! Aferin! Alçak!
Zalim! Öf! Çok karışmasana be!
2- Ünlem niteliğinde yapılan seslenmelerden sonra da ünlem işareti konur.
Arkadaş! Simitçi!
3- Söylevlerde kullanılır.
Ordular! İlk hedefiniz Akdeniz'dir. İleri!
4- Ünlemden, ünlem niteliğinde kullanılan kelimeden sonra gelen cümle duygu
bildiren bir cümle olmazsa, o zaman ünlem bildiren kelimeden sonra virgül
konur. Cümle sonunda ise ünlem işareti kullanılmaz. Başka işaretler, nokta,
soru vb. kullanılır.
Arkadaş, sana uğurlar olsun. Oh, hava nihayet serinledi. 5- Ünlem işareti
parantez içinde bir kelimeden veya cümleden sonra kullanılırsa, küçümseme,
alay, dikkat çekme anlamı verir.
Gençliğinde büyük bir atıcı olduğunu söyledi (!). Fizik sınavının birincisi (!)
olduğunu söylüyordu.
Çizgi (-)
1- Konuşmaları göstermek için kullanılır.
- Kimsin?
- Parola nedir?
- Benim, çavuşun.
2- Çizgiden önce konuşan kişinin isimleri de yazılabilir. Nöbetçi - Kimsin?
Nöbetçi - Parola nedir? Çavuş - Senin çavuşun.
3- Karşılıklı konuşma şeklinde olmayan sözler de konuşma cizgisi ile
verilebilir. Öğretmeninin yanına sokuldu.
- Bana izin veriniz gideceğim, dedi.
Birleştirme çizgisi (-)
1- Satır sonuna sığmayan kelimeleri birleştirmek için kullanılır.
(Sana dar gelmeyecek mak-beri kimler kazsın. M. Akif)
2- Dil bilgisi derslerinde kökleri ve ekleri ayırmak için kullanılır. (Al-mak,
ver-mek, taşı-mak)
3- Kelimeleri hecelere bölmek için kullanılır. (İs-tan-bul, yem-ye-şil,
li-se-si)
4- Cümle içinde ara sözleri belli etmek için kullanılır.
Bunu anlatmamdaki maksat -açıklamak gereksiz ya- sizi uyarmaktır.
5- Eski Arapça ve Farsça sözlerde kök ve ekleri ayırmak için kullanılır.
Kelam-ı kibar^ Servet-i Fünün, Cemiyet-i Akvam, Ateş-perest
6- iki soyadını birleştirmede, yabancı yer adlarında kullanılır. Joliot-Curie,
Aiscae-Lorraine, Jean-Jacaues Rousseau, Saint-Simon
7- Kelimeler arasında "-den... a, ve, ile, arasında" anlamları-nı
vermek üzere kullanılır. Türk-Alman işbirliği, Türkçe-ingilizce sözlük
8- iki veya daha fazla özel kişi ve yer adı arasına konur. (İstanbul-Ankara
yolu, Koç-Sabancı anlaşmazlığı)
Noktalı çizgi (.-)
1- Satır başlarına gelen konu başlıklarından sonra konur. Zamir.- İsimlerin
yerini tutan kelimelere denir.
2- Madde sıralamalarında kullanılır. 5. Madde.- Dil bilgisi hakkında...
3- Rakam ve harflerden sonra da konulur. l.- A.-Noktalı çizgi yerine nokta, iki
nokta, birleştirme çizgisi kullanılabilir.
Tırnak işareti (" ")
1- Bir yazıda başkasından söz alınıp kullanılacaksa olduğu gibi aktarılan
başkasının sözünün basma ve sonuna konur.
Atatürk, "Ne Mutlu Türk'üm Diyene" sözünü bizzat söylemiştir.
2- Söylendiği şekilde yazıya aktarılmayan kişilerin sözleri tırnak içine
alınmaz.
Atatürk Türk olmanın mutluluğunu belirtmiştir.
3- Cümle içinde özellikle belirtilmek istenen sözler tırnak içine alınır.
Çok kullandığımız "bay" kelimesi aslında zengin demektir.
4- Tırnak içindeki alıntının sonunda bulunan işaret (nokta, soru işareti, ünlem)
tırnak içinde kalır. "İzmir üzerine dünyada bir şehir daha yoktur!"
diyorlar.
Yahya Kemal Beyatlı
5- Parça içinde geçen edebî eser isimleri, bilimsel yayınların isimleri de
özellikle birkaç kelimeden oluşuyorlarsa tırnak içinde gösterilirler.
"Çalıkuşu" "Babanız Atatürk" "Otuz Beş Yaş"
6- Tırnak içinde yazılan başlıklardan sonra kesme işareti kullanılmaz.
"Han Duvarlarım okudunuz mu?
7- Gazetelerin, dergilerin başlıkları tırnak içinde yazılmaz. Hürriyet Varlık
8- Tırnak içinde aktarılan sözün de içinde başka bir aktarma varsa o zaman söz
içindeki aktarma tek tırnak içinde yazılır. Annesi oğluna, "Babana git,
sana 'Neden gelmedin' diye
sorarsa,annem göndermedi dersin," dedi.
Parantez ( )
1- Cümle içinde açıklayıcı bilgiler verilecekse kullanılır.
O kitabın çıkış tarihinde (1968) sen okuma yazma bilmiyordun.
2- Cümle içinde kullanılan ara sözlerin veya cümlelerin başına sonuna konur.
Bugünkü medeniyet yolunda ilerleyişimiz (Daha önceki Müslüman Türk
medeniyetleri düşünülürse) pek de büyük bir ilerleme olmasa gerek.)
3- Parantez içinde yazılan tam anlamlı bir cümle ise cümlenin sonundaki nokta,
soru veya ünlem işareti parantezi kapamadan konur. Bugünkü medeniyet yolunda
ilerleyişimiz(Daha önceki müslüman Türk medeniyetleri düşünülürse) pek de büyük
bir ilerleme olmasa gerek)
Köşeli parantez [ ]
1-Parantez içinde açıklama yapılan bir sözün de içinde açıklama yapmak gereği
bulunursa yay ayraçtan önce
köşeli ayraç kullanılır. Hoca boksörlere bu alttan yapılan vuruş sert (daha da
sert) olabilir diyordu.
Kesme işareti (')
1- Özel isimlere getirilen ekleri ayırmak için kullanılır. Ali'den, Asya'da,
Atatürk'üm, Türk'e, Venüs'ü
Ancak kurum ve kuruluş adlarından sonra kesme işareti kullanılmaz.
Türkiye Büyük Millet Meclisine, Türk Dil Kurumuna.
Ayrıca kişi adlarından sonra kullanılan unvanlara gelen ekler de ayrılmaz.
Sevinç Hanıma, Ender Beyden, Ali Efendinin.
2- Kısaltmalara getirilen ekleri ayırmak için kullanılır. TBMM'nin ABD'nin
3- Sayılardan sonra getirilen ekleri ayırmak için kullanılır. Cumhuriyet
1923'de ilan edildi.
4- Bir harf veya ekten sonra gelen ekleri ayırmak için kullanılır.
n'nin m olması şekli. Türkçede -daş'la yapılmış kelimeler şunlardır.
5- Metre (m), litre (l), kilometre (km) şeklindeki kısaltmalardan sonra kesme
işareti kullanılır.
Ankara-İstanbul yolunun 300 km'lik kısminin yapımı bitmişti.
6- Basım sırasında bazı harfler değişik şekilde dizilse bile (italik, çok
belirgin siyah) kesme işareti yine de kullanılır. Faruk Nafiz'in Han
Duvarları'nı okudunuz mu?
7- Gazete ve dergi başlıklarına ek getirilmişse kesme işareti ile ayrılır.
Anayasa'yı, Resmi Gazete'de
8- Özel isimlerden türetilmiş kelimeler (isim, mastar şeklinde fiil ve
sıfatlarda) kesme işareti kullanılmaz.
Türklük, Türkleşmek, Türkçülük, İstanbullu, Ankaralı,
Araplaşmak, Romalı, Londralı, Parisli, Türkçenin, Hristiyanlığın. Aydınlıdan.
9- Yabancı özel adların sonundaki çokluk ve yapım ekleri kesme işaretiyle
ayrılır.
Bordo'lu
10-Özel isim satır sonunda bitmiş, aldığı eki yazacak yer kalmamışsa o zaman
kesme işareti özel ismin sonundaki yerine konur, ismin sonuna gelen ek diğer
satırın basına yazılır, ancak birleştirme işareti özel ismin bulunduğu satırın
sonuna konmaz. Kesme işaretinin konması yeterlidir.
(Dün İstanbul' dan geldi.)
Nokta (.)
1- Cümle sonlarında kullanılır. Belli bir duraklama yapılacağım gösterir.(Cümle yazdırıldı.)
2- Şiir, kitap, gazete, dergi, yazı başlıklarından sonra nokta kullanılmaz. Bölüm başlıklarından sonra da kullanılmaz.
Büyük Nutuk Gün Eksilmesin Penceremden Giriş V. Bölüm
Başlıklardan sonra satır başı yapılmamış, söze açıklamayla devam edilmişse nokta kullanılır. (Zamir çeşitleri: Kişi zamiri, işaret zamiri, soru zamiri)
3- Kurum ve kuruluş isimlerinden sonra nokta kullanılmaz. Sait Çiftçi Dispanseri Müdür Yıldız Sineması) 4- Sık geçen kısaltmalarda nokta kullanılır. (Prof. Dr. T.C.) Ancak kimi kısaltmalarda nokta kullanılmaz. TBMM AET NATO TDK cm kg l fe
5- Sıra bildirmek için sayılardan sonra konur. II. Mehmet III. Selim 5. Cadde XX. yüzyıl Sıra bildiren sayılarda l'nci (birinci) biçimindeki yazılışlar kısaltma sayılmaz.
6- Tarihleri yazmada gün, ay ve yılı ayırmak için aralarına konur. 9.X1I.1986, 1.3.1967. Tarihlerde ay adları yazıyla
olursa ay adlarından önce ve sonra nokta kullanılmaz. 23 Nisan 1920 7. Saat ve dakikaları ayırmak için kullanılır.
Okul saat 8.30'da başlar.
8- Kelimelerin bir veya birkaç harfi alınarak yapılan kısaltmalarda kullanılır. Psikol. şok. sos. sp. snt.
9- Sıra göstermek için satır başlarına konan harflerden ve sayılardan sonra kullanılır. a, b. 1.1. A. B.
10-Üçlü gruplara ayrılarak yazılan büyük sayılarda gruplar arasına konur. 8.375.562, 27.870.197. Gruplara ayrılan sayılarda nokta kullanılmayabilir.
Virgül (,)
1-Yazıda arka arkaya gelen eş görevli kelimeler arasına konur. Ali, Mahmut ve Veli samimi arkadaştırlar.
2- Eş görevli cümleler arasına konur. Hızla içeri girdi, çantasını aldı.
3- Cümle içindeki ara sözleri ayırmak için kullanılır. Bütün okullar, İstanbul Lisesi hariç, eylül sonunda açılıyor.
4- Cümle içinde özel olarak vurgu yapılması gereken kelimeden sonra kullanılır. Böylece, her istediğini almış oldu.
5- Sayılarda ondalık bölümleri ayırmak için kullanılır. 45,9 999,9 13,5 587,3
6- Çok uzun cümlelerde özneden sonra kullanılır. 7.Tekrarlanan kelimeler arasına konur.Akşam,yine akşam.-A.Haşim.Ancak, ikilemelerde kelimeler arasına virgül konmaz. Akşam akşam, bata çıka.
8- Hitap kelimelerinden sonra konur. Sayın Başkan, Sevgili kardeşim,
9- Ve, veya bağlaçlarından önce ve sonra virgül kullanılmaz.Oradan buraya gelen ve gidenlerin arkası kesilmiyordu.
10-Bir düşünceyi kabul veya kabul etmeme sözlerinden sonra kullanılır.Hayır, sizin gibi düşünmüyorum. Evet, sizi dinliyorum.'
11-Yazışmalarda yer isimlerini tarihlerden ayırmak için kullanılır.
Beşiktaş, 9 Aralık 1986, Ankara, 3 Mayıs 1960.
12-Ünlem grubu oluşturmak için cümlede ünlem gibi kullanılan kelimeden sonra konur, ünlem ise cümle sonuna alınır.
Arkadaş, yurduma alçakları uğratma sakın!
13- Sayıların yazılışında, kesirleri ayırmak için konur. 38, 6 19,5 0,25
14- Biyografik künyelerde yazar, eser, basım evi vb. maddelerden sonra konur.
Noktalı virgül (;)
1-Şekil ve anlamca bağları bulunan cümleleri ayırmak için kullanılır.
At ölür, meydan kalır; yiğit ölür, şan kalır.
2- Cümle içinde aynı değerde olup virgül ile ayrılmış türleri, grupları ayırmak için kullanılır.
Sınıfın öğrencilerinden Ali, Hasan ve Veli 3-A sınıfına;
Murat, Mehmet, Onur da 3-B sınıfına gönderildiler. Olan oldu, iş işten geçti; gelmese de olur.
3- Virgülle ayrılmış örnekleri farklı örneklerden ayırmak için konur.
İtalya, İngiltere, Fransa; Roma, Londra, Paris.
İki nokta (:)
1- Bir cümlenin sonunda açıklama yapılacaksa, örnek verilecekse konur.
Başarmanız için bir tek şart vardır: Çalışmak. İnce sesli harflerimiz şunlardır: e, i, ü, ö.
2- İki noktadan sonra gelen açıklama bağımsız bir cümle ile başlıyorsa, cümlenin ilk kelimesi büyük yazılır. Annesi merak ederek sordu: Bu çalışmadan kırık mı aldin?
3- İki nokta işaretinden sonra örnekler sıralanacaksa ilk kelimenin birinci harfi küçük yazılır. Sınıfın hali şöyleydi: kırık iki masa, yerde sandalyeler.
4- Kataloglarda yazar adları ile eser adları arasına konur. (Yahya Kemal Beyatlı: Eski Şiirin Rüzgarıyla, Kendi Gök Kubbemiz).
Üç nokta (...)
1- Bir sebeple bitirilmemiş cümlelerin sonuna konur. Burada kırlar o kadar güzel ki...
2- Açıkça yazılması istenmeyen kişi ve yer adları yerine kullanılır. Onun A... geldiğini kimse bilmiyordu.
3- Kaba sayılan, yazılması istenmeyen sözlerin yerine konur. Yaptığı... kötülüğünü sonradan anladım diyordu.
4- Bir konuda birtakım örnekler verilirken başkalarının da bulunduğunu belirtmek için kullanılır. Bu gezide her öğrenci bir yemek getirmişti: köfte, dolma, helva...
5- Alıntılarda; başta ortada ve sonda alınmayan kelime ve bölümlerin yerine konur.
...Türkçenin çekilmediği yerler vatandır, ancak çekildiği yerler vatanlıktan çıkar... Yahya Kemal
Soru işareti (?)
1- Soru bildiren cümlelerin sonuna konur. Nereden geliyorsunuz?'
2- Soru bildiren kelimelerden sonra da konur. Kimsin? Parola nedir? '
3- İçinde soru eki olduğu halde soru anlamı vermeyen cümlelerde bu işaret kullanılmaz.
Buradan bir çıktım mı doğru sendeyim. Buldum mu kaçırmam.
4- Bazı kelimeler ve cümlelerde soru bildiren kelime olmadığı halde soru anlamı vardır. O zaman kullanılır. Adınız? Doğduğunuz yer?
5- Bir söze inanılmadığını, sözün şüphe ile karşılandığım bildirmek için sözden sonra veya cümle sonunda soru işareti parantez içinde konur.
Öğrenci çok çalıştığını(?) söylüyordu. Çok yoruldum de-' di(?).
6- Bilinmeyen yer, tarih vb. durumlar için kullanılır. Yunus Emre (1240?-1320), (Doğum yeri: ?)
Ünlem işareti (!)
1-Sevinç, acı, korku, hayret, nefret, bunalma duygularım anlatan cümlelerin sonuna konur.
Ne mutlu Türküm diyene! - Atatürk. Hey, baksanıza! Dur yolcu! Aferin! Alçak! Zalim! Öf! Çok karışmasana be!
2- Ünlem niteliğinde yapılan seslenmelerden sonra da ünlem işareti konur.
Arkadaş! Simitçi!
3- Söylevlerde kullanılır.
Ordular! İlk hedefiniz Akdeniz'dir. İleri!
4- Ünlemden, ünlem niteliğinde kullanılan kelimeden sonra gelen cümle duygu bildiren bir cümle olmazsa, o zaman ünlem bildiren kelimeden sonra virgül konur. Cümle sonunda ise ünlem işareti kullanılmaz. Başka işaretler, nokta, soru vb. kullanılır.
Arkadaş, sana uğurlar olsun. Oh, hava nihayet serinledi. 5- Ünlem işareti parantez içinde bir kelimeden veya cümleden sonra kullanılırsa, küçümseme, alay, dikkat çekme anlamı verir.
Gençliğinde büyük bir atıcı olduğunu söyledi (!). Fizik sınavının birincisi (!) olduğunu söylüyordu.
1- Konuşmaları göstermek için kullanılır.
- Kimsin?
- Parola nedir?
- Benim, çavuşun.
2- Çizgiden önce konuşan kişinin isimleri de yazılabilir. Nöbetçi - Kimsin? Nöbetçi - Parola nedir? Çavuş - Senin çavuşun.
3- Karşılıklı konuşma şeklinde olmayan sözler de konuşma cizgisi ile verilebilir. Öğretmeninin yanına sokuldu.
- Bana izin veriniz gideceğim, dedi.
Birleştirme çizgisi (-)
1- Satır sonuna sığmayan kelimeleri birleştirmek için kullanılır.
(Sana dar gelmeyecek mak-beri kimler kazsın. M. Akif)
2- Dil bilgisi derslerinde kökleri ve ekleri ayırmak için kullanılır. (Al-mak, ver-mek, taşı-mak)
3- Kelimeleri hecelere bölmek için kullanılır. (İs-tan-bul, yem-ye-şil, li-se-si)
4- Cümle içinde ara sözleri belli etmek için kullanılır.
Bunu anlatmamdaki maksat -açıklamak gereksiz ya- sizi uyarmaktır.
5- Eski Arapça ve Farsça sözlerde kök ve ekleri ayırmak için kullanılır.
Kelam-ı kibar^ Servet-i Fünün, Cemiyet-i Akvam, Ateş-perest
6- iki soyadını birleştirmede, yabancı yer adlarında kullanılır. Joliot-Curie, Aiscae-Lorraine, Jean-Jacaues Rousseau, Saint-Simon
7- Kelimeler arasında "-den... a, ve, ile, arasında" anlamları-nı vermek üzere kullanılır. Türk-Alman işbirliği, Türkçe-ingilizce sözlük
8- iki veya daha fazla özel kişi ve yer adı arasına konur. (İstanbul-Ankara yolu, Koç-Sabancı anlaşmazlığı)
Noktalı çizgi (.-)
1- Satır başlarına gelen konu başlıklarından sonra konur. Zamir.- İsimlerin yerini tutan kelimelere denir.
2- Madde sıralamalarında kullanılır. 5. Madde.- Dil bilgisi hakkında...
3- Rakam ve harflerden sonra da konulur. l.- A.-Noktalı çizgi yerine nokta, iki nokta, birleştirme çizgisi kullanılabilir.
Tırnak işareti (" ")
1- Bir yazıda başkasından söz alınıp kullanılacaksa olduğu gibi aktarılan başkasının sözünün basma ve sonuna konur.
Atatürk, "Ne Mutlu Türk'üm Diyene" sözünü bizzat söylemiştir.
2- Söylendiği şekilde yazıya aktarılmayan kişilerin sözleri tırnak içine alınmaz.
Atatürk Türk olmanın mutluluğunu belirtmiştir.
3- Cümle içinde özellikle belirtilmek istenen sözler tırnak içine alınır.
Çok kullandığımız "bay" kelimesi aslında zengin demektir.
4- Tırnak içindeki alıntının sonunda bulunan işaret (nokta, soru işareti, ünlem) tırnak içinde kalır. "İzmir üzerine dünyada bir şehir daha yoktur!" diyorlar.
Yahya Kemal Beyatlı
5- Parça içinde geçen edebî eser isimleri, bilimsel yayınların isimleri de özellikle birkaç kelimeden oluşuyorlarsa tırnak içinde gösterilirler.
"Çalıkuşu" "Babanız Atatürk" "Otuz Beş Yaş"
6- Tırnak içinde yazılan başlıklardan sonra kesme işareti kullanılmaz.
"Han Duvarlarım okudunuz mu?
7- Gazetelerin, dergilerin başlıkları tırnak içinde yazılmaz. Hürriyet Varlık 8- Tırnak içinde aktarılan sözün de içinde başka bir aktarma varsa o zaman söz içindeki aktarma tek tırnak içinde yazılır. Annesi oğluna, "Babana git, sana 'Neden gelmedin' diye
sorarsa,annem göndermedi dersin," dedi.
1- Cümle içinde açıklayıcı bilgiler verilecekse kullanılır.
O kitabın çıkış tarihinde (1968) sen okuma yazma bilmiyordun.
2- Cümle içinde kullanılan ara sözlerin veya cümlelerin başına sonuna konur. Bugünkü medeniyet yolunda ilerleyişimiz (Daha önceki Müslüman Türk medeniyetleri düşünülürse) pek de büyük bir ilerleme olmasa gerek.)
3- Parantez içinde yazılan tam anlamlı bir cümle ise cümlenin sonundaki nokta, soru veya ünlem işareti parantezi kapamadan konur. Bugünkü medeniyet yolunda ilerleyişimiz(Daha önceki müslüman Türk medeniyetleri düşünülürse) pek de büyük bir ilerleme olmasa gerek)
1-Parantez içinde açıklama yapılan bir sözün de içinde açıklama yapmak gereği bulunursa yay ayraçtan önce
köşeli ayraç kullanılır. Hoca boksörlere bu alttan yapılan vuruş sert (daha da sert) olabilir diyordu.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder