15 Kasım 2011

İmla ve Noktalama Uygulamaları



NASİHAT 
Mahkemede hakim Necib Fazıla nasihat ederken,Bak dosdum,seni bundan böyle huzurum da görmiyeceğim deyil mi? Der. 
Necib Fazıl hayretli bir ifadeyle sorar?Hakim bey yoksa istifamı ediyor sunuz? 
ÖLÜM KORKUSU İLE 
Cep  takvimi şairlerinden biri Yahya Kemale uzun sıkıcı manasız bir şiirini okur. Sonun da ,üstadım der :ben bu şiiri müdhiş bir heycanın  tesiriyle yazdım.der. Yahya  kemal bu görüşe hâk verir!Mutlaka sizi ölümle tehtit etmişlerdir. Yok  sa yazamaya bilirdiniz! 

AYAKLAR  İLE  ŞİİR 
Yeni şayirlerden birinin yeni yayımlanan şiir kitabından sözedilirken-ora da bulunanlardan bir dudak bükerek-mübarek sanki ayaklarıyla yazıyor. Der. 
Yahya kemalde bulundugu  koltukda bir az daha yayılarak tamamlar;hemde topal galiba? 
BİR ŞEY SÖYLEMEDİ 
Bir demiryolu katarı yoldan  çıkar. Yolculardan birinin kol’u kırılır. Adam Demiryol idaresine  müracat ederek;memurlarınız hiç dikkat etmiyor,bu kaza dikkatsizliğin eseridir. Bakın! benimde birkolum kırıldı. diye şikayet edince müdür derki, Sadece kolunuz kırıldı ha?bu kadarcık şey şikayete deyermi?Geçen kaza da 30 kişi öldüde hiçbiri ağızını açıp bir şey söylemedi. 
MERDİVEN’İN UGURSUZLUĞU 
Doktorlar tedaviettikleri adam’a soruyorlar. Kamyon sana çarpmış;anladık âmâ  sende durupdururken kaldırımı bırakıp yola fırlamışşın? 
Adam l8 dikişatılan dudaklarını güçlükle aralayıp,iyi ama kaldırımda bir merdıvan vardı,altındanmı geçseydim yani! 
KAMIŞ 
Bir meclisde “Ahmet Haşim”’in  akşam şiiri okunuyordu. Akşam akşam yine akşam/göllerde bu dem bir kamış olsam..... 
Meclisde bulunanlardan biri atılır:Buda nasıl şiir.kamış olmakda ne demek?İnsan kamış olurmu?Halit fahri cevab verdi.İnsan elbetde kamışolur;bir çoğumuz odun oluyor,birimizde kamış olsun(!) 
RAHAT 
Şayir Halid  Fahrî o ahşam bir ziyafede davetedilmişdi. ertesigün  ercüment Ekreme rasladı, üstad takıldı. Dün gece nerelerdeydin ya hu! 
Sorma kardeşim kat’iyyen kendimde (!) değildim. Ercüment  başını salladı,kim bilir ne rahat etmiş sindir? 
  
AŞAĞIDAKİ CÜMLELERİ, İMLÂ VE NOKTALAMA YANLIŞLARINI DÜZELTEREK YENİDEN YAZINIZ. 
1. Canı canvererek satın almamışsınki deyerini bilesin! 
2. Ya hayır söyle yada sus. 
3. Dogru söyleyip zencire vurulmak; yalan (!) söyliyerek  zincirden kurtulmakdan iyidir. 
4. Bu melmeket tarih de türkdü:Bugünde türkdür ve,ebediyyen türk olarak  yaşıyacaktır. 
5. Silğiniz kaleminizden önce bitiyorsa ; çok yalnış  yapıyorsunuz  demektir. 


ÖDEV 1 – CEVAPLAR

NASİHAT 
Mahkemede hakim, Necip Fazıl’a nasihat ederken: 
- Bak dostum,seni bundan böyle huzurumda görmeyeceğim değil mi, der. 
Necip Fazıl ,hayretli bir ifadeyle sorar: 
- Hakim Bey yoksa istifa mı ediyorsunuz? 
ÖLÜM KORKUSUYLA 
Cep takvimi şairlerinden biri ,Yahya Kemâl’e uzun, sıkıcı, manasız bir şiirini okur. Sonunda: 
- Üstadım, der. Ben bu şiiri müthiş bir heyecanın  tesiriyle yazdım. 
Yahya  Kemâl bu görüşe hak verir: 
- Mutlaka sizi ölümle tehdit etmişlerdir yoksa yazamayabilirdiniz! 
AYAKLARLA  ŞİİR 
Yeni şairlerden birinin yeni yayımlanan şiir kitabından söz edilirken orada bulunanlardan biri, dudak bükerek: 
- Mübarek sanki ayaklarıyla yazıyor, der. 
Yahya Kemâl de bulunduğu  koltukta biraz daha yayılarak tamamlar: 
- Hem de topal galiba. 
BİR ŞEY SÖYLEMEDİ 
Bir demir yolu katarı yoldan  çıkar. Yolculardan birinin kolu kırılır. Adam, demir yolu idaresine  müracaat ederek: 
- Memurlarınız hiç dikkat etmiyor,bu kaza dikkatsizliğin eseridir. Bakın, benim de bir kolum kırıldı, diye şikayet edince müdür der ki: 
- Sadece kolunuz kırıldı ha? Bu kadarcık şey, şikayete değer mi? Geçen kazada otuz kişi öldü de hiçbiri ağzını açıp bir şey söylemedi. 


MERDİVENİN UĞURSUZLUĞU 
Doktorlar, tedavi ettikleri adama soruyorlar: 
- Kamyon sana çarpmış, anladık ama  sen de durup dururken kaldırımı bırakıp yola fırlamışşın. 
Adam on sekiz dikiş atılan dudaklarını güçlükle aralayıp: 
- İyi ama kaldırımda bir merdiven vardı. Altından mı geçseydim yani. 
KAMIŞ 
Bir mecliste Ahmet Haşim’in  “Akşam” şiiri okunuyordu: 
Akşam ,akşam ,yine akşam 
Göllerde bu dem bir kamış olsam... 
Mecliste bulunanlardan biri atılır: 
Bu da nasıl şiir? Kamış olmak da ne demek? İnsan, kamış olur mu? 
Halit Fahri cevap verdi: 
- İnsan elbette kamış olur. Bir çoğumuz odun (!)  oluyor,birimiz de kamış olsun. 
RAHAT 
Şair Halit Fahri, o akşam bir ziyafete davet edilmişti. Ertesi gün  Ercüment Ekrem’e rastladı. 
Üstat takıld: 
- Dün gece nerelerdeydin yahu? 
- Sorma kardeşim. Kat’iyen kendimde değildim. 
Ercüment  başını salladı: 
Kim bilir ne rahat etmişsindir. 
*  *  *  *  * 
1. Canı ,can vererek satın almamışsın ki değerini bilesin! 
2. Ya hayır söyle ya da sus. 
3. Doğru söyleyip zincire vurulmak, yalan  söyleyerek  zincirden kurtulmaktan iyidir. 
4. Bu memleket tarihte Türktü. Bugün de Türktür ve ebediyen Türk olarak  yaşayacaktır. 
5. Silginiz kaleminizden önce bitiyorsa çok yanlış  yapıyorsunuz  demektir. 



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder